Kanada’da emerging artist olmak
Kanada’da veya Türkiye’de, dünyanın neresinde olursanız olun sanatçı olmak kolay değil. Maddi zorluklarının yanında mental zorlukları da mevcut. Kendinizi ve sanatınızı insanlara sunmak ve piyasada yer almak düşünüldüğünden daha güç olabilir. Burada özellikle kendinizi sunmaktan bahsediyorum ki, sadece atölyeye kapanıp üretim yapmak bu işin en kolay kısmı. Bir de çalışmalarınızın yanında, sanatçı olarak kendinizi sunma fikri var. Ki bence burası daha önemli.
Emerging artist tam olarak nedir bununla başlayalım. Kurumdan kuruma değişse de kaba tabiriyle, yükselmekte olan sanatçılar emerging artist olarak geçmektedir. Türkiye’de genelde genç sanatçılar için kullanılan bu tabir, Kanada’da yaş gözetmiyor. Bir galeri, müze veya sanatsal bir etkinlikte, ilk yer aldığınız projeden itibaren beş sene için siz yükselmekte olan bir sanatçı sayılıyorsunuz. Bu durumu kullanmak çok önemli. Başta bahsettigim gibi çalışmalarınızın yanında, kendinizi de piyasada konumlandırmak zorundasınız. Hele ki başka bir ülkeden geldiyseniz ve kimseyi tanımıyorsanız, piyasanın içine girmek daha da zor oluyor.
Ben 2019’da Türkiye’de üniversite eğitimini tamamlayıp, Toronto’ya 3D Modelleme eğitimi almaya geldim ve 2020 Mayıs ayından beri tam zamanlı bir sanatçı olarak Toronto’da hayatımı sürdürüyorum. Resim ve grafik alanlarında lisans bitirdim ve bu süreçte kendimi ve sanatımı desteklemek için bir yandan freelance grafikerlik ve özel ders eğitmeni olarak çalıştım. Geçtiğimiz sene itibariyle Türkiye ve Toronto’da bir çok fuara ve sergiye katıldım. Bu sene de Almonte, Ontario’da lokal bir galeri tarafından temsil edilmeye başlandım. Hiçbir sanatçı bir galeri temsiliyeti altında olmak zorunda değildir tabi ki. Fakat newcomer ve emerging artist olarak lokal bir galeri temsiliyeti, sanatçı görünürlüğü açısından büyük önem taşımaktadır. Böylelikle galeri bünyesinde olacak grup sergileri ve hatta kişisel serginiz de garanti altında olmuş olur. Ve her yeni sergi, yeni birer izleyici ve koleksiyoner demektir.
Sizi temsil edecek galeriyi bulmak kolay mı?
Peki emerging artist olarak sizi temsil edecek bir galeri bulmak düşünüldüğü kadar kolay mıdır? Tabi ki hayır. Ben ilk olarak galerilerin listesini çıkardım ve sanatçılarını incelemeye başladım. Size ve işlerinize uygun bir galeri bulmanız kabulünüz için oldukça önemli. Galerilerin çoğu aslında sanatçı başvurusu kabul etmiyor. Bu durum, sizin başvurabileceğiniz listeyi bir hayli düşürüyor. Başvuru kabul eden galerilere, son dönem işlerinizden en iyilerini, bunun yanında resume ve artist statement göndermeniz gerekiyor. Çok fazla başvuru aldıkları için her zaman size dönüş yapamayabiliyorlar. Bu yüzden ne kadar çok başvuru o kadar kabul olasılığı demektir. Bunun yanında başvurmadan önce galerileri fiziksel olarak ziyaret etmek, fikir edinme açısından iyi olabilir. Girip bir selam vermek kimseyi incitmez. Fakat Kanada’da direk başvuru amacıyla gidildiği zaman geri tepebiliyor. Çoğu galeri eskiden olduğu gibi dükkana girilip yapılan fiziksel başvuruları ciddiye almıyor, email bekliyorlar.
Görünürlük için, galeri temsiliyetinin yanında neler yapabilirsiniz?
Sosyal medyayı iyi kullanıyorsanız aslında başka bir şey yapmanıza gerek yok. Pandemi dahilinde konuşmazsak eğer, ben sadece sosyal medyadan görünürlük sağlama taraftarı değilim. İnanıyorum ki bir eser üretmenin amacı sadece satış odaklı olmamalıdır. Onun karşısında durmak bile başlı başına bir tecrübedir, insana yeni bir his, yeni bir bakış açısı katar hiç kuşkusuz. Seyircinin eserleri hissetmesi önemlidir. Ve kendi açımdan, ben ekran karşısında aynı tecrübeyi yakalayamıyorum. Bu yüzden geldiğim ilk günden beri Toronto’dakiler başta olmak üzere birçok açık çağrıya katıldım. Kanada’daki sanat kuruluşları aslında yeni gelenlere ve kariyerinin başında olan sanatçılara öncelik veriyor.
Geçtiğimiz sene Toronto’nun en büyük sanat fuarlarından biri olan Toronto Outdoor Art Fair’a ( bu sene 60.sı düzenleniyor ) katıldım. Pandemi nedeniyle ilk kez online gerçekleşmesine rağmen bir çok sanatçı tanıma fırsatım oldu. Görünürlük için önerebileceğim en iyi etkinlik sanırım TOAF’tır ve büyük bir izleyici kitlesine sahiptir. Bu fuardan görünürlük ile yeni bir küratör tanıma fırsatım oldu ve Toronto’daki ilk fiziksel sergime katılmış bulundum. Bunun yanında Toronto Public Library Koleksiyonuna bir adet iş verdim. Diyeceğim o ki, görünürlük önemlidir. Atölyede oturup kendinizi hazır hissetmeyi beklemeyin ve gördüğünüz her yolu deneyin. Akimbo gibi sitelerden düzenli açık çağrılara bakabilir, çevrenizdeki kurumsal veya artist-run sanat oluşumlarını düzenli takip edebilirsiniz. Sanatçı olmak zordur, biliyorum. Ama inanıldığı ve yeterince istendiği takdirde dilediğiniz kişi olabilirsiniz. Bu bir süreç ve iyisiyle kötüsüyle sizin için bir tecrübedir. Size bol sanatlı günler dilerim.